22 Mayıs 2007

Ev sahibi olduk!


Dün,21Mayıs 2007 saat 15:30 itibariyle, bir tuğlası dahi konmamış bir evin sahibi olduk.Aylardır Mehmet'in her izinli gününde,Beylikdüzü senin Şirinevler,Kocasinan benim, sokak sokak ev aramalarımız bir son bulmuş oldu.Buna sevineyim mi üzüleyim mi bilemiyorum,bu ev arama işi bir tür saplantı haline geliyor galiba,şimdi hayatımızda büyük bir boşluk oluşacak:)
Herşey çok hızlı oldu.TOKİ'nin yaptığı konutlarla ilgili daha önce de bilgi almıştık ama dün tekrar gidelim istedi Mehmet.Görüşmeye gittiğimizde satışların hızla devam ettiğini,peşin alımlarda %30 indirim uyguladıklarını öğrendik.Alelacele bankaya gittik ve peşin peşin ortada olmayan eve parayı yatırdık.21 ay sonra göreceğiz dairemizi:)"Ev alma komşu al"hikayesi bizden çok uzak...Bakalım ne menem bir ev olacak bizimkisi,biz daha onun bile pek farkında değiliz.Herhangi bir müteahhite güvenmektense depreme dayanıklı,sağlam ve kesemize göre inşaat yapan TOKİ'ye güvenmeyi tercih ettik.Allah pişman etmesin diyelim.Bu saatten sonra, artık kiralık ev arıyoruz,şimdi oturduğumuz evin kirasını ödeyip borcumuz için para biriktirmemiz pek mümkün olmadığından...Tüm ev sahiplerine duyurulur,çok iyi kiracı ev aramaktadır...

20 Mayıs 2007

Mevsim bahar olunca...


Bahar aylarını severim,ama en çok da Mayıs ayını...Nerdeyse bütün özel günlerimiz mayıs ayı içindedir.Annemle babamın evlilik yıldönümü,benim doğumgünüm,kardeşlerimin doğumgünleri,kızımın doğumgünü,anneler günü.Eh daha ne olsun,kutlayacak bir sürü şey:)
Elif'in doğumgünü yaklaşıyor,plan yapmam lazım.Küçük bir kızı mutlu etmek çok zor değil de biraz kalabalık olsak diye düşününce hazırlanmak gerekiyor.

Bugün pazar ve yatılı okul günlerimden beri çok sıkılırım pazarları...Nasıl ki ayların insanın ruh hali üzerinde etkileri var,günlerin de var bence.Pazarın enerjisi yok,miskin bir gün.Ayrıca okula dönüş günü olduğundan ailemden ayrılıp yola çıktığım kasvetli hatıraları hortlatır bende.11-12 yaşındayken taşınması zor bir yüktü ayrılık,zamanla alışıyor insan ama çok zorlanmıştım,başka bir yazının mevzusu olabilecek kadar uzundur tarifi..

Elif'le çok dipdibe yaşıyoruz doğduğundan beri,anneanne babaanne uzak şehirlerde yaşayınca emanet edebileceğiniz kimse olmuyor.Bizim durumumuz biraz da abartılı,babasıyla bile yeni yeni yalnız biryerlere gidiyor.Bu benim için oldukça boğucu bir durum.Artık üç yaşında olduğuna göre,bağışıklık sistemi de doktorunun söylediği gibi güçlendiyse, bir kreşe gidebilir diyoruz.Hatta geçen gün birini ziyaret ettik bile.O kreşe başlarsa ben de bir işe girebilirim artık.İkimiz için de iyi olur diye düşünüyorum.Ama benim erken yaşlarda yaşadığım ayrılık travmasını o da yaşar mı acaba diye endişe etmiyor değilim.Anne olmak zor, öyle de böyle de üzülüyorsunuz.
Neyse, mevsim bahar nasılsa,biraz daha gevşemeli,hayattan zevk almalıyız...

19 Mayıs 2007

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı

Bugün 19 Mayıs, lise yıllarında törenlere katıldığımız, bu törenlere günlerce hazırlandığımız geldi aklıma.Artık törenleri televizyonda rastlarsam izliyorum.Oysa o günleri hatırladığımda, kendimi o tuhaf kıyafetlerle düşündüğümde bir gülümseme yerleşiyor yüzüme.Herkes, etek uçlarını tutup ellerini havaya kaldırdığında yusyuvarlak olan,acaip yeşil,acaip sarı o eteklerden,eline ayağına dolanan renkli kurdelalardan taşımıştır herhalde...Bütünün parçası olmak ve yüzlerce kişiyle eş zamanlı aynı hareketi yapmak,bu başınıza hayatta bir daha gelmeyecek sanırsınız ama aslında bütün olup biten de budur.Bütünün parçası olmak,hayatın içinde milyonlarla aynı döngünün içinde dönmek, ahenkle....

Herkesin bayramı kutlu olsun!

18 Mayıs 2007

Tekrar Merhaba...


Uzun bir aradan sonra tekrar yazmayı denemek istedim.Umarım bu sefer daha tutarlı devam edebilirim.Geçen bunca zaman içerisinde en büyük değişiklik Elifin halleri, kızım büyüyor, artık bebek değil bir çocuk oldu.
Onun yaptığı herşeyin büyüleyici, sihirli bir yanı var sanki..."Alt tarafı bir çocuk işte ne yapabilir ki o kadar muhteşem" diyebilirsiniz ama bana öyle hissettirmiyor, öğrendiği her yeni şeyle şekillendiğini,bilinçlendiğini ve insan olduğunu görüyorum.Haklarına sahip çıkmaya başladığı bu dönemde hayatın mücadeleden ibaret olduğunu anladığını seziyorum.İstekleri var ve bunların gerçekleşmesi için benimle tartışıyor, bu artık ömrümüz boyunca sürecek sanırım:)

Elif bu ayın 26sında 3 yaşını dolduruyor.Ben onun kadarken,kendi dünyamın tek hakimiyken bütün saltanatım sarsılmış,eve "kardeş" diye biri gelmişti.(Elifin öyle bir durumu yok şimdilik).Bugünlerde Elife bakarken kendimi görüyorum ve o zamana dönmeye çalışıyorum.Bana anlatılan ve benim de hayal meyal hatırladığım, kardeşime hiç zarar vermememe rağmen üzüntüden bütün boğazımın içinin yara olması ve 10 gün kadar hiç bir şey yiyemememiş olduğum.Kızkardeşim bugün benim için o kadar kıymetli ki o zaman bu kadar incinmiş olmam çocukluğun kendine özel durumundan ibaret.Çocukları anlamak için çocuk ruhumuzu kaybetmemiş olmalıyız.Ben kızımı anlamaya çalışıyorum ve başardığım zamanlar başaramadıklarımdan fazladır umarım...

Ne Çok Şey Olmuş...

 Yine çok uzuun bir aradan sonra kendimi bu sayfada buldum, buranın varlığını bile unutmuştum sanki. Neden yazıyorum onu da pek bilmiyorum a...